NE DERLER SORUNSALI

0
36

Başkalarının dediklerini önemsemek kıymetli bir duruştur. Fakat başkalarının ne dediğini sorgulayarak doğru davranışı sergilemek daha kıymetli bir duruştur. Ne derler diye ona göre yaşamak ise kendisi olamadan yaşayan, bağımlı insanların duruşudur.

Sorunsallık açısından ne derler sorunsalı; birey olamamış, ait olduğu klanın dışındaki dünyayı yaşayamamış veya yaşamakla ilgili basmakalıp önyargıların esaretinde boğulmuş kişilerin davranışlarından doğan sorunsallıktır.

Ne derler, acep beni kınarlar mı? gibi düşüncelere sahip insanların ruh halleri, içinde sorunsallıklar barındıran davranış biçimleridir. Ne derler düşüncesini önemseyenlerin, söyleyeceği sözü ve kendine güveni olmayan bireylerin en çok korktukları şeyler; başkaları tarafından kınanmak ve başkaları için eleştiri konusu olmaktır. Bu korkuya sahip bireylerin sosyalleştiği grubun dışına çıkma endişesi de bir başka korkunun doğmasına neden olmaktadır.

Hayatımızda ne derlerin doğmasına neden olan birçok faktör vardır. Bunların bazıları; bireyin cehaleti, bireyin eğitimsizliği, sosyal çevrenin seviyesi ve baskın kimliklerin dünya algısı olarak sıralayabiliriz. Mahalle baskısı, töreler, gelenekler, cemaat adetleri ve cemiyet tutumları gibi bazı olumsuz uygulamaları içerisinde barındıran statik davranış türevselleri; bireyselliği ve bireyi olumsuz etkileyen yapılar içerebilmektedir.

Kişi doğru ise başkalarının ne dediği pek de önemli olmasa gerek!

Yaşadığım çevre bana ne der bakış açısı; bir nebze bireyi dizginleyen, disipline eden, yanlışlar yapmaktan alıkoyan bazı yararlı etkileri olabilir.

Kendini bilen, kendini tanıyan ve kendi olabilmeyi başarabilmiş olan bizler yaşarken birçok şeyi deneyimleriz. Yeni tecrübeler kazanır, algı dünyamızı genişletip kendimizi geliştiririz. Farklılıkları tanırız. Tanıdıkça da kalıplaşmış önyargılarımızı aşabiliriz. Kendimizi tekrarlayan davranışların dışına çıkarız. Kendi potansiyellerimizin farkına varırız. Kendimize özgüvenimiz gelir; hayatımızı ve değerlerimizi yeniden inşa ederiz.

Ne derler sorunsalını çökertebilmek için; yaşamsal, bilimsel ve insancıl bir eğitime ihtiyacımız var. Yaşamımızda edindiğimiz tecrübeyle birlikte keşfetme, araştırma, sorgulama, kendini tanıma, analiz etme/sentezleme, planlama ve değerlendirme gibi bizleri iyi ve güzele taşıyacak zihinsel tutumlara ihtiyacımız var.

Doğru düşündüğünden ve davrandığından emin olan insanların diğerleri üzerindeki yok sayma, iletişimden kaçınma, ötekileştirme sorunsalı da vardır. İletişim, etkileşim ile farkındalık yaratma çabaları önemidir.

Kendini tanıyan, özgüveni yüksek bireylerin yetiştirildiği, her bireyin kendi kendisini yönetebildiği, menfaatleri için insanlar üzerinden güçlerini pekiştiren kişilerin tükendiği, akıl dışı geleneklerin terk edildiği, mahalle baskılarının son bulduğu yaşanılası yarınlara…

Hayatınız sizin iradenizde, özgürlüğünüz daim olsun…

Veysel ŞAHİN (Lâmekani)